Merhaba, bu gibi durumlarda kesin bir öneri vermek zordur. Her ilişkinin kendi yapısı, dinamiği ve ilerleyişi birbirinden farklıdır. Keza bu ilişkiyi yaşayanlar da. Öncelikle sizi bu ilişkide tutan şeylerin neler olduğunu düşünmek sizin açınızdan faydalı olabilir lakin genele baktığımızda bütün bu konunun bir uzman eşliğinde değerlendirilmesi daha faydalı olacaktır.

Merhaba, titizlik hastalığı ve davranış bozukluğu önemli bir teşhis. Çocuğunuz buna dair herhangi bir psikiyatriden tanı alıp tedavisine başlandı mı ? Titizlik hastalığından kastınızın obsesif kompulsif bozukluk olduğunu düşünüyorum. Bunun ileri aşaması da obsesif kompulsif kişilik bozukluğudur. Bu gibi durumlarda ilaç tedavisinin yanında kanıta dayalı terapiler önemli bir başarı kaydetmektedir. Obsesif kompulsif (saplantı zorlantı )bozukluk , kaygı bozuklukları içerisinde geçer. Obsesyon dediğimiz sürekli tekrar eden düşünceler ve bu düşünceleri rahatlatmak amacıyla gerçekleştirilen ritüeller yani kompulsiyonlar ile devam eden süreçtir. Bu kişilerin genellikle kontrol edemedikleri düşünceleri, kaygıları ve korkuları vardır. Bunları saplantılı bir şekilde yaşarlar. Düşüncelerin onlarda yarattığı gerginliği azaltmak için de aşırı temizlik yapma, tekrar eden ritüeller ( el yıkama, duş alma, temizlik yapma) gibi davranışlar gerçekleştirirler. Obsesif kompülsif rahatsızlığı olan bir çok kişi bu düşüncelerin ve yaptıkları davranışların anlamsız ve gereksiz olduğunu bilmekle beraber kendilerine engel olamazlar. Bu rahatsızlığı olan bazı kişiler ise (özellikle de çocuk ve ergenlerin bir kısmı) yaptıklarını anlamlı ve gerekli görürler. Böyle kişiler kendi istekleriyle tedaviye başvurmazlar. Bu gruptaki kişilerin rahatsızlığı içgörüsü olmayan tip obsesif kompülsif bozukluk adını alır. Okb'nin bazı alt tipleri bulunur. Bunlar : Yıkayıcı- temizleyiciler, kontrolcüler, düzenleyici- sıralayıcılar, tekrarlayıcılar, düşünce takıntıları ya da saf obsesyonlar. Obsesif Kompulsif Bozukluğu olan bireylerin belli başlı bazı özellikleri vardır. Bunlar ; Endişeler ve Takıntılar (Obsesyonlar) kötü birşeyler olacağı kaygısıyla İlgilidir: Takıntılara hemen daima eşlik eden sıkıntı size ya da sevdiklerinize gelecek bir zarardan korkmakla ilgilidir. Kişinin takıntısının akıldışı veya saçma olduğunu bildiği anlar olur. Belirtiler olmadığı anlarda çoğu obsesif birey takıntılarının gereksiz olduğunu bilir. Endişeler başladığında ise bunu unutabilir ve takıntılarından dolayı çok korkuya kapılabilir. 3. Takıntılara direnmeye, baskılamaya ya da bunları unutmaya çalışmak bunları daha da arttırır. Takıntı şeklindeki düşünceler ve hayaller çok fazla sıkıntı verdiği için kişi bunlardan şiddetle kurtulmak ister. Ama ne yazık ki bu mücadele unutulmak istenilen düşünceyi canlı tutar. Zorlantılar geçici bir rahatlama sağlar: Takıntının yarattığı şiddetli sıkıntıyla kişi kendisini rahatlatacak bir şeyler arar ve sonuçta yaptığı bazı eylemlerle rahatlar. Tekrarlayan eylemler (ritüeller) genellikle özel bir sırada gerçekleştirilir: Zorlantı davranışları belli bir sıra dahilinde kurala uygun gerçekleştirilirse sıkıntıyı azaltır. Eğer bu kural bozulursa yeni baştan aynı sırayla tekrar gerçekleştirilirler. Kirlilik takıntısı olan bireyin yıkama esnasında belli bir sayıda yıkıyorsa yıkama sırasında yaptığı bir işlemi hatırlayamazsa işi tekrar baştan başlatması gibi. Kişi zorlantılara da direnmeye çalışır: Zorlantı şeklindeki hareketler kişiyi geçici olarak rahatlatsa da bunları tam yapmanın zorluğu ve aldıkları zaman yüzünden kişi bunlara direnmeye çalışabilir ya da bunların zahmeti nedeniyle bunlara başvurmasına yol açacak nesne ve durumlardan kaçabilir. Kişi bir takım koruyucu davranışlar için başkalarından da yardım alır: Temiz mi kirli mi diye birine sorma, yıkarken başkasına da izletme, kendisi yerine temizlemeyi ya da kontrolü birine yaptırma gibi. Bu hem kaçınmaya hem de sorumluluğu paylaşarak biraz rahatlamayı sağlar. Daha ayrıntılı bilgi ve tedavi süreçleri ile ilgili bilgi almak isterseniz size kaynak önerisinde bulunabilirim. İyi günler dilerim.

Merhabalar, sosyal fobi , içe kapanıklık , çekingenlik, utangaçlık bunlar birbirine çok yakın tanımlara sahiptir. Bahsettiğiniz içe kapanık olma durumunu bana ayrı bir şekilde açıklayabilirseniz eğer size daha iyi bir şekilde yardımcı olabilirim. Genel bir ifade ile açıklamaya çalışırsak ; yabancılarla olan ilişkilerde sürekli güvensizlik ve korku hissetme ve bunun hayat kalitesini yoğun bir şekilde etkilemesi hastalık olarak kabul edilir. Kalp çarpıntısı, yüzde kızarma, kekeleme vb davranışların yoğun şekilde görülmesine sosyal fobi derken; kişinin zihnen yoğun şekilde uyarılıp kendini korumaya alması, eylemlerini gerçekleştirirken daha kurallı ve tek başına hareket etmek istiyorsa içe kapanık bir yapıda olduğunu söyleyebiliriz. İçe dönük kişiler , güçlerini kendi benliklerinden kazanmayı tercih ederler. Dışa dönük dediğimiz insanların da zaman zaman buna başvurduğu söylenebilir. Umarım size yardımcı olabilmişimdir :)