En Sık Yaşanan İlişki Sorunları ve Uzmanından Çözüm Önerileri

Her ilişki farklı dinamiğe sahip olsa da ilişki sorunları dediğimizde akla gelen ortak olabilecek sorunlar da vardır. Bu sorunlardan bazen tartışmalar doğabilir. Tartışma dediğimizde olumsuz algılanabilmektedir ancak belli saygı ve sevgi içerisinde olduğu müddetçe tartışmaların, ilişki için olumlu yanlarının da olduğunu söylemek yanlış olmaz.

4 Başlıkta İlişki Sorunları ve Çözümleri

İlişki sorunlarını ve çözümlerini başlıklar altında inceleyelim;

1- Eksik ve sağlıksız iletişim kurmak

İlişkide güzel duygular paylaşıldığı gibi yaşanılan olumsuz duygular da konuşulmalıdır. İlişkinizde hoşlanmadığınız, yolunda gitmediğini düşündüğünüz konuları dile getirmek önemlidir. Düşünün ki siz partneriniz için özenle alışveriş yapıp çok güzel olduğunu düşündüğünüz bir patlıcan yemeği yaptınız. Partneriniz afiyetle yedi ve siz onun yemeği çok beğendiğini düşünerek haftada bir yapmaya başladınız. Halbuki o patlıcanı hiç sevmiyor ve sizi incitmemek için bunu söylememiş. Siz de o sevmediğini dile getirmediği için, durumdan habersiz bir şekilde ikinize güzel bir yemek yaptığınızı düşünüyorsunuz. İşte ilişkide yaşanan durumlar bazen bu örnekten farklı olmaz. Yani ilişkide sizin için sorun olan durumları partnerinizin de farkına varabilmesi için; hoşlanmadığınız ve rahatsız olduğunuz konu/lar karşınızdaki kişiye aktarılmalıdır. Sorun her neyse tartışmaktan kaçınmadan konuşulmalıdır.

2- Güven duygusunu sağlayamamak

İkili ilişkilerde güven olmazsa olmaz kriterler arasındadır. Hayatımıza yeni aldığımız kişiler için bir güven oluşturma aşaması olur ve bu normaldir. Ancak belli bir süre geçmiş ve siz karşınızdaki kişiye güven duyamıyorsanız burada iki unsur incelenmelidir. Siz mi insanlara zor güvenen birisiniz? Partneriniz mi güven duygusu hissettirmiyor? Eğer siz geçmiş deneyim ve gözlemleriniz doğrultusunda insanlara güveninizi kaybetmiş biriyseniz, “evet böyle şeyler gördüm, duydum, yaşadım ancak herkes aynı olmak zorunda değil. Karşımdaki kişi farklı biri ve ona haksızlık etmemeliyim.” diyerek mevcut ilişkinize odaklanmalısınız. Bunu tek başınıza yapmakta zorluk yaşıyorsanız profesyonel bir destek alabilirsiniz. Eğer ki partneriniz güven hissettirmiyorsa, güvensizlik yaşadığınız duyguları açıkça ifade ederek kendisinden güven telkin etmesi istenilebilir. Şayet güvensizliklerinizi dile getirmeniz çözüm olmazsa, güvenmemekte haklı olduğunuzu gördüğünüz noktalarda da ilişkiyi sürdürmeye çalışmak yıpratıcı olabilir.

Güven konusu incelendiğinde bir de zaman içerisinde yitirilen güven söz konusu olmaktadır. Bu gibi durumlarda ani karar vermemek, güvenin yitirilmesine neden olan olayın detaylarının iyice öğrenilmesi ve öğrenilen bilgiler doğrultusunda hareket etmek faydalı olacaktır. Çift terapisinde en sık karşılan durumlardan biri bu güven kaybı konusudur. Taraflar istedikten sonra yeniden güven inşa edilebilmektedir.

3- Özel alan bırakmamak

Birini çok sevdiğiniz zaman hep onunla zaman geçirmek isteyebilirsiniz başlarda kulağa hoş gelebilir ancak ilerleyen süreçte bu durum soruna neden olabilir. İlişkide partnerinize ve kendinize alan açmak çok önemlidir. İş / okul gibi sorumluluk alanları dışında da; her iki tarafın bireysel olarak var olma ihtiyacı vardır. Arkadaşlar ve aileyle zaman geçirme, bazen yalnız kalarak kendini dinleme de bu ihtiyaçlara dahildir. Dolayısıyla çiftler birbirine saygı duymalı ve gereken bu alanı birbirlerine sunmalıdır.

4- Aile üyelerini ilişkiye dahil etmek

Aileler, çocuklarının üzülmesine bilerek ve isteyerek sebebiyet vermezler ancak bazen istemeden de olsa ilişkide sorun yaşanmasına neden olabilirler. Bu gibi durumlarda dengeyi iyi kurarak belli sınırlar çizilmelidir. Bu sınırlar belirlenirken her iki tarafın ailesi için geçerli olduğu unutulmamalıdır. Sizin aileniz için daha esnek, partnerinizin ailesi için daha katı sınırlar olması gibi bir durum tartışmaları farklı bir boyuta sürükleyebilir. Her konuda olduğu gibi burada da dengeli olmak oldukça önemlidir. Ailenizin sizin için yeri ve önemi muhakkak ki çok özeldir ancak yeni bir ilişkide olduğunuz ve bu ilişkideki karar merciinin siz olduğunuz gerçeği unutulmamalıdır.

Başlıklar halinde yazılan her bir konu tek başına bir tartışma nedeni olabileceği gibi bazen birden fazla sorunun eşlik ettiği tartışmalar da olabilmektedir.

Her ilişki kendi içinde özeldir ancak tartışmalardan yapıcı sonuçlar alabilmek için tartışma esnasında sen dili yerine ben dili kullanılmalıdır. Kişileri sorunlu ya da problemli olarak atfetmek yerine bu konu ile ilgili bir sorun var diyebilmeli, sorunu detaylandırarak çözüm odaklı yaklaşımlar üretmeye çalışılmalıdır. Yaşanan problemler bir döngü halinde devam ediyor ve kişiler kendilerini belirli periyotlarda aynı konuyu tartışırken buluyorlarsa; bu durum sorunu çözmeye yönelik farklı bir yöntem geliştirmeye ihtiyaç duyduklarını gösterir. Tartışmalar ilişkinizi ve sizi yıpratmadan çift terapisi almak faydalı olacaktır.

Yazı içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.